|
Çocuklarını çalışarak
büyüten anneler bunun yaşamlarındaki en zor şey olduğunu
söylerler.
Çalışan annelerin bir bölümü ekonomik yetersizlikler
nedeniyle çalışmak zorunda oldukları, diğer bir bölümü
ise ekonomik bağımsızlıklarını kaybetmemek veya
mesleklerinden uzak kalmamak için çalışır.
Her iki koşulda
da çalışan annelerin en önemli sorunları
aşağıdaki şekilde gruplandırılabilir;
Çocuk
bakıcısı arayışı,
Aşırı
sorumluluk yüklenme, zihinsel ve bedensel yorgunluk,
Suçluluk duygusu.
Çocuğunuza bakmasına karar verdiğiniz kişi bir akraba ise:
Bu kişinin çocuğunuza bakmaya gerçekten gönüllü ve uygun
olduğundan emin olun, Bu kişiden çocuğunuza mümkünse kendi
evinizde bakılmasını isteyin, Çocuğunuzun geceleri ve hafta
sonları sizinle kalmasını sağlayın, Bu kişiye
çocuğunuzun bakımı ve eğitimi ile ilgili tüm
beklentilerinizi açık bir şekilde ve anne-baba bir aradayken
bildirin.
Çocuğunuza bakmasına karar verdiğiniz kişi bir
çocuk bakıcısı ise, Bu kişinin çocuk
bakıcılığı için gerçekten yeterli ve uygun
olduğundan emin olun, Bu kişiden çocuğunuza kendi evinizde
bakılmasını isteyin, Evinizde yatılı kalarak
çocuğunuza bakmasını talep etmeyin, Bakıcının
çalışma düzenini ve iş tanımını önceden
belirleyin, çocuğunuzun bakımı ve eğitimi ile ilgili tüm
beklentilerinizle birlikte açık bir şekilde ve anne-baba bir aradayken
bu kişiye bildirin, Yeterli bir süre çocuğunuza bu kişiyle
birlikte bakın ve çalışmaya başlamadan önce
aşamalı olarak günün belirli saatlerinde evden uzaklaşarak
çocuğunuzu bu uzun süreli ayrılığa yavaş yavaş
alıştırın.
Çocuğunuza bakıcı ararken
şunlara dikkat edin; Bakıcıda aradığınız
özellikleri önceden sıralayın ve önceliklerinizi belirleyin , Bakıcıyı mümkünse evinde ziyaret edin,
çocuklarıyla ilişkisini gözlemleyin, Referanslarıyla ve
komşularıyla görüşün, gerekli belgeleri temin edin.
Şu özelliklere sahip
olmasına dikkat edin; Temiz, düzenli ve dürüst olmasına, Aile
yaşantısının düzenli olmasına, Dakik ve elinin çabuk
olmasına, Sevecen ve güler yüzlü olmasına, Esnek ve
hoşgörülü olmasına, katı-kuralcı olmamasına,
Yeniliğe ve değişime açık olmasına, sabit fikirli
olmamasına, Sorumluluk ve insiyatif sahibi olmasına,
İletişim becerisinin olmasına, Yaş ve kişilik olarak
bakılacak çocuğun annesine benzemesine, Sabırlı
olmasına, Eğitimli, kendini yetiştirmiş ve bilinçli
olmasına,
Çocuğu ya da işe devamını etkileyecek bir
rahatsızlığının olmamasına, Sigara içmemesine.
Çalışan annenin en önemli sorunu aşırı sorumluluk
yüklenmesi ve yorgunluktur; çünkü bu sorun annelere çözümsüz ve
başa çıkılamaz gibi görünür. Alışıldık
bir düzen vardır; evde ve işte yapılacaklar zaten belirlidir,
şimdi hepsine geceyi gündüze katan bir bebek eklenmiştir ve gün 24
saattir, dolayısıyla yorgunluk kaçınılmazdır. Böyle
değerlendirince, gerçekten de çalışan anne için yapılacak
pek bir şey yok gibi görünüyor.
Oysa ki, durum hiç de öyle umutsuz
değil, çalışan anneler iş listelerini pekala
hafifletebilirler; Gerek evde gerekse işte, yükünüzün
arttığı dönemlerde bir süre yalnızca acil ve önemli olan
işlerinizle ilgilenin Bazı işleri başkalarına
devretmeyi deneyin, işyerinde iş arkadaşlarınızdan;
evde ise eşinizden, varsa diğer çocuklarınızdan veya
yakınlarınızdan yardım isteyin.
Aile içinde yapılabilecek
ufak düzenlemeler size kısacık da olsa rahat bir nefes alma
olanağı sağlayacaktır. Yükünüzün çok
arttığını hissettiğiniz yerde bazı
alışkanlıklarınızdan tamamen vazgeçin, bunun için
kendinize önceden "vazgeçilebilirler listesi" bile
hazırlayabilirsiniz.
Suçluluk duygusu dozu değişmekle birlikte hemen her çalışan annenin
yaşadığı bir duygudur suçluluk. Unutmayın ki çocuğunuz sizin aynanızdır; siz
mutluysanız o da mutlu olur, siz kaygılıysanız o da
kaygılıdır, siz hayatla hep kavga ederseniz o da kavga eder.
İşlerinizi planlı yaparak, hiçbir şey için
çocuğunuza ayırdığınız zamandan çalmayarak ve bu
zamanı en verimli şekilde değerlendirerek suçluluk duygusundan
kurtulmaya çalışın.
Hafta sonu onunla baş başa
yapacağınız bir doğa gezisi, haftanın 5 günü sabahtan
akşama kadar onunla birlikte olup hiçbir şey paylaşmamaktan çok
daha iyidir. Çocuğunuzla birlikte olduğunuz süre değil, bu
süreyi nasıl değerlendirdiğiniz önemlidir. Bu sürenin
azlığına ya da çokluğuna değil, çocuğunuzla
kurduğunuz ilişkinin kalitesine ve bunu geliştirmeye odaklanmaya
çalışın.
Suçluluk duygusundan kurtulmaya
çalışırken pratikte sizi zorlayan durumlarla
karşılaşırsınız, bunların üzerinde çok
fazla durmamaya gayret edin. Örneğin; çocuğunuzu kreşe veya
bakıcı annesine bırakıp işe giderken ilk zamanlar
arkanızdan bir süre ağlayacaktır, bu çok doğaldır.
Çocuğunuz bazen size bir yabancı gibi davranacaktır,
babaannesine daha düşkün olacaktır . Bunlar kuşkusuz her anneyi üzer ve suçluluk
duygusunu artırır. Bu gibi durumları çocuğunuza bakan
kişiye atfetmemeye çalışın, hatta çocuğunuz kendisine
bakan kişiyi bu kadar sevdiği için sevinin.
Bu durumları
çocuğunuzun size verdiği bir mesaj olarak da algılayabilirsiniz;
onunla daha çok birlikte olun ve oynayın.
Unutmayın,
çalışan bir annenin çocuğu olmak hayatta insana
kaybettirdiklerinden çok daha fazla şey kazandırır. Haftalarca
süren ağlamalar ve bunlara eşlik eden başka sorunlar varsa,
mutlaka bir uzmana başvurun.
|
|